7 Temmuz 2010 Çarşamba

Bodrum Bodrum(okurken, e tabii ki M.F.Ö.-Bodrum Bodrum dinleyin:))

http://fizy.com/#s/1ah6hy

Nasıl anlatsam, nerden başlasam.. Bundan yaklaşık üç sene öncesine tekabül ediyor, ilk olarak bir arkadaşımla yalnız tatile çıkışım ve doğal olarak Bodrum'a gidişimiz.. Aslında bizim okulun mezuniyet tatili vardı, ben zaten oradaydım, sonradan Murat gelmişti Bodrum'a(tanımayanlar için, Murat Yıldırım, benim yazlıktan oldukça yakın bir arkadaşım oluyor).. Sıcak bir gündü, tam da öğlen saati buluşmuştuk, 11-12 gibi falan.. Elimde bavulla nasıl terlediğimi anımsamak bile istemiyorum...:) Buluşup, ardından İstanbul'da rezervasyonunu yapmış olduğumuz Merhaba Pansiyon'a(bu da bilmeyenler için gelsin; barlar sokağının en sonunda oluyor kendisi, tam Halikarnas Disko'nun oralarda) yerleştik.. İçimdeki mutluluğun tarifi için kelimeler kifayetsiz kalabilirdi adeta.. Sıcaktan değil elbette:), ama öss'den kurtulmuş bir adamın onu takip eden yaz dönemindeki mutluluk zaten yeterken, üstelik oldukça samimi bir arkadaşıyla tatil yapıyor olması adeta steakhouse burgerın içindeki kızarmış soğanlar gibiydi dostlar. Tamamlıyorlardı birbirlerini onlar..

Yemediğimiz bok kalmadı evet, zira klasiktir, böyle bir durumda abazalar gibi içip sıçmamak olmaz(abaza derken, yani ayı gibi diyelim aslında). Gerçi kendimde yeterli performansı görememiş olsam da, Murat oldukça iyiydi.

Bir sene sonra aynı tatili Yiğitcan'la yaptım, sonraki sene de biraz daha gelişmişini Can'la.. Bu, şey gibi, hani charmander vardı ya pokemonlarda, Yigo'yla ve Murat'la yaptığım tatiller charmandersa, Can'la olan charmeleondu diyebiliriz.. Ancak şuana bakacak olursak, bir ofiste sıkışmış kalmış durumdayım dostlar. Belki geçen sene de yaz okulum vardı evet, ama onda hiç olmazsa cumalarım boştu ve 3, hatta perşembeden gittiğimi düşünürsek, 4 günlüğüne yazlığa gitme gibi bir lüksüm oluyordu. Şimdi ise, bırakın cumanın boş olmamasını, cuma gününden yazlığa gidebilme gibi bir durumum sözkonusu değil, işyerinin karşı(anadolu)da olması ve saat 6da paydos yapılmasından dolayı.. Ha çalışmaktan şikayetçi miyim, kesinlikle hayır, hatta belki de bu yaptığım iş benim için ilk deneyim olduğundan, oldukça heyecanlıyım da, ama ne bileyim, cumalar tatil olaydı, güzel olurdu yani:)

Aslında, muhtemelen, etrafımdaki insanların çoğu çalışmaya başladığında bu durum o kadar koymayacak bana, ama az da olsa hala şu tarihlerde uzun süreliğine Bodrum'a gidenler oldukça, ben burada ne yazık ki hapiste hissedeceğim kendimi.. Bühü..

Kaç kişiydik o zaman, bak kaç kişi kaldı şimdi..

Haydi görüşürüz

Utku

2 yorum:

  1. of ya pokemon benzetmen hiç bişi ifade etmedi bana ama canım çekti geçen seneki tatili, şuursuzca gezindiydik ne güzel. bu sene bana da tatil haram :(

    YanıtlaSil
  2. izlemedin mi sen pokemon hiç? yazık, çok yazık..

    ama evet ne de güzeldi tatilimiz yahu..

    YanıtlaSil